içerik yükleniyor...Yüklenme süresi bağlantı hızınıza bağlıdır!

Tavşan çıkacak, kuş çıkacak!

Dostlar selamünaleyküm, merhaba!

Geçen hafta Çarşamba günü sizlere "Selamünaleyküm, merhaba" diyerek başlamıştım yazıma. Yazımın sonlarında da "Siz bensiz, ben sizsiz olmayacağız. Eskişehir artık eski Eskişehir olmayacak!" demiştim.
Hatırladınız mı?

Bundan sonraki yazılarımı daha iyi hatırlayacağınızı düşünüyorum her nedense. İçimden bir ses "Eskişehir artık eski Eskişehir olmayacak" diyor çünkü. Bunu iliklerime kadar hissediyorum. Nasıl hissetmeyeyim ki!

Neyse lafı fazla uzatmayacağım. Eskişehir'de iki siyasi partinin il başkanları ile ilgili süreçler hakkındaki düşüncelerimi sizlere aktaracağım. 
Bunu yapmadan önce aklıma her nedense ilkokul çağlarım geldi. 

İlkokula gidiyorduk, okulumuza gösteri yapmak için bir sihirbaz gelmişti. Elinde kocaman bir şapka; biz bağırıyoruz: "tavşan çıkacak, kuş çıkacak!". Sihirbaz şapkadan kocaman bir tavşan çıkarmayı tercih etti. Biz ise aylarca bunu nasıl yaptığını tartıştık, çünkü bu bize göre olmayacak bir şeydi, bu bir mucizeydi. Bunun bir hile olduğunu anlayıp kavramamız yıllarımızı aldı!

Artık şimdi anlıyoruz, görür görmez fark ediyoruz şapkadan tavşanın nasıl çıkarıldığını. Hilenin nasıl yapıldığını anlıyoruz; dolayısıyla karşımızda olanın mucize olmadığını da biliyoruz.

Eskişehir'de AK Parti ve CHP İl Başkanlarının durumlarını kısaca ele alacağım. Onların şapkadan çıkıp çıkmadığına siz karar vereceksiniz!

GÜRHAN ALBAYRAK 
Şehir yerel seçim atmosferine girmiş tanıtımlar, lansmanlar birbirini izliyor. Birden AK parti il başkanı değiştiriliyor. Dere geçerken at değiştirilir mi? AK partide değiştirilir!
Seçime çok da bir zaman kalmamıştı ki AK Parti'de Gürhan Albayrak geldi. Herkes hakkında bir şeyler söylüyordu. Kimisi "Çok vizyoner bir isim" diyordu kimisi de "Şehir Hastanesinin köprüsünden geçince kimsenin tanımadığı biri!"
Kimileri Gürhan Albayrak için "Bir nevi şehir içi ithal bir başkan yaratılıyor" deyiverdi kimisi de bunu diyene "Hoş vekillerinin bile ithal olduğu bir partiye ithal başkan niye olmasın?" cevabını verdi. Yıllarca partide görev yapan bir kişi için bile sanki tavşandan çıkarılmış gibi dedikodalar yayıldı.

Tüm bu tartışmaların gölgesinde Gürhan Albayrak il başkanı yapıldı. Teşkilatın, mahallelerin, üyelerin çok fazla tanımadığı Gürhan bey, tabi ki il başkanı yapılınca birileri çıkıp kendilerince akıl yürüttüler yine: "Parası olup parti masraflarını karşılayan biri olacak tabi, ben mi olacağım! Dündar Ünlü, Zihni Çalışkan gibi başkanlardan sonra arayı en iyi Gürhan bey kapatır zaten. Hiç susmadan konuşur günü kurtarır. Kimse onu pek tanımadığı için birilerinin işlerini de çözmek zorunda kalmaz. Islık çalsa 500 kişi toplanır diyeceğim ama şimdi yalan konuşup yazmaya gerek yok. Uzun lafın kısası görevi bittiğinde hatırlanmayacak, çabuk unutulacak anı defterine ben eskiden il başkanıydım diye ekleyecek."
Evet, Albayrak il başkanı olduktan sonra farklı bir çizgi tutturdu, kimi sorunları çözdü, kimi sorunları çözmekte becerili olamadı. Seçimlerdeki başarısızlıktan da kimse onu sorumlu tutmadı. Çünkü çok yeniydi. Ama bilinmeli ki şu an olup bitenlerden, teşkilatın durumundan, partinin kendini Eskişehir'de gösterip göstermemesinden artık tamamen kendisi sorumlu.
TALAT YALAZ 
Kazım Kurt ‘un maaşlı elemanı Recep Taşel'den sonra sürpriz yaparak il başkanı oldu. Avukatlar CHP’yi çok sever. Kazım Kurt’u yenerek pardon Figen Kahya‘ yı yenerek il başkanı oldu. İyi bir hatip çıktı. Şehirde yerel yönetimlerin CHP olması avantaj gibi gözükse de iç kavgalar çok fazlaydı. Büyükerşen’ i, Ataç ‘ı, Kurt’u, Ünlüce‘ si bunlarla uğraşması kolaydı ama yancıları büyük sorundu. Deniz ‘i, Özcan ‘ı, Şenol’ u, Oğuzhan ’ı, Erman’ı esas sıkıntı ikinci adamlardaydı. Belediyeleri ve örgütü ikinci adamlar yönetmek istiyordu. Avukatlığının verdiği bilgi ve beceri ile ikinci adamların adli vakaları, kaçak villaları, eş dost akraba ilişkilerini iyi yönetti. Koltuğun ne kadar kaygan olduğunu iyi anladı. Burada bir konuya da hafiften girmek lazım; CHP’de kol kırılıyor, yen içinde kalıyor. Nedeni ise; herkes herkesin açığını biliyor ve bu joker kartı cebinde tutuyor. İpin ucu bir kaçsa şehir yıkılıyor. Beylikova'da uyuşturucu, Seyitgazi'de kaçak alkol, Çifteler'de ilkokul mezunu başkan yardımcısı.. 
Yalaz, CHP Eskişehir İl Gençlik Kolları başkanlığı seçimlerinde yanlış ata oynayıp sahadan boynu bükük ayrıldı. Hani şöyle bir işe girmeseydi ya da bu işten yara almadan, yüzünü yere eğdirmeden çıkabilseydi iyiydi! Ama olmadı işte. Bazen insan kendini her şeye kadar sanıyor ama öyle olmadığını ilk deneyiminde anlıyor!
Ne diyeyim? Bir şey demiyorum. Sadece "Allah yar ve yardımcın olsun başkan" diyorum.
Ben yazacağımı yazdım, söyleyeceğimi söyledin. Hadi şimdi siz karar verin: Şapkadan tavşan mı çıktı yoksa kuş mu?

Bu yazı 1780 defa okunmuştur.
YAZARIN DİĞER YAZILARI
FACEBOOK YORUM
Yorum